Hayallerimin Şehri Amasra

Ağır yürek günleri ‘ne girip umutsuzluk denizinde kaybolmamamız için yapmamız gereken şeylerin en başında hayal kurmak geliyor.

Tam da bu yüzden bugün sizlere eğer mümkün olursa bir gün yerleşmek istediğim hayallerimin şehri Rahmetli Barış Akarsu’nun “Sevda Kokan Şehir” dediği Amasra’dan bahsetmek istiyorum.

Bu kadar ünlü güzel ülkenin arasında niye minik bir sahil kentini seçtiğimi sorarsanız onu bende bilmiyorum.

Yıllar önce ilk gittiğim de şehrin havası mı denizi mi bilmem bana aidiyet hissini yaşatıyor.

Hırçın denizi, kendine özgü aurası, sokaklarında gezen ve insandan hiç kaçmayan koşup kendini sevdirmek için yarışan minik dostları ve tabii ki tertemiz havasıyla dünyanın en beğenilen ülkelerinden daha güzel geliyor bana...

Okurlarımın arasında bilenler mutlaka çıkacak bilmeyenler varsa gelin tarihini çarşısını birlikte inceleyelim kim bilir belki sizin de gönlünüzü çalar…

Tarih sahnesin de genel de Roma İmparatorluğunun içinde gördüğümüz Amasra M.S. 395 yılında Roma ve Bizans olarak ikiye ayrıldığında Bizans sınırları içinde kalmıştır.

1460 yılında ise Fatih Sultan Mehmet şehri savaşmadan teslim alarak Türk Egemenliği altına almış ve şehir için “Dünyanın Gözbebeği” tamlamasını yapmıştır.

Şehrin en büyük sembolü Karadeniz’in en eski kalelerinden birisi olan “Amasra Kalesi”’dir. Doğal bir limanın üzerine denizden gelecek her türlü saldırıya karşı güçlü bir savunma sağlayacak şekilde inşa edilmiştir. Bizans zamanın da çift sur duvarı ile Bizans kiliseleri, mezarlıkları ve bir saray bulunmaktadır. Ayrıca kalede ayrıca, savaş dönemlerinde su ihtiyacını karşılamak için yapılmış bir sarnıç da bulunmaktadır

Ve tabii ki “Çekiciler Çarşısı” işte bana göre tam da burası Amasra’nın kalbi tarih kokan ahşap evleri, meşhur yokuşlu dar sokakları, minik hediyelik eşya dükkânlarıyla hem halkı geçindiriyor. Hem de şehre gelen misafirlerine güzel dakikalar yaşatıyor.

Daha anlatmadığım çok yer var küçücük bir şehrin içinde kocaman bir dünya var ve onun değerini bilecek insanların keşfetmesini bekliyor.

Bana kalırsa yolunuz düşerse uğrayın benim için de denize karşı bir kahve için…Birgün mutlaka gelecek deyin…

Sevgiyle Düşlerinizle Kalın…